Ortaçağ Avrupa’da berberler, kesiciler ve tıbbi pratisyenler, diş çekmek, sülüklerle kan dökmek, yaraları almak ve hatta amputasyonlar veya safra taşı çıkarma gibi ameliyatlar yapmak gibi ameliyatlar. Zamanın doktorları, onurlarının altında ameliyat yapmayı düşünen alimlerdi. Berber cerrahları savaş zamanlarında da büyük talep görüyorlardı ve yaralıları tedavi etmek için birçok cerrahi teknik öğrendiler.
Bakteriler ve enfeksiyon henüz anlaşılmamış olmasına rağmen, berber cerrahları şarabı antiseptik olarak kullandılar. Ayrıca afyon, baldıran otu, mandrake kökü ve yaban domuzu gibi doğal maddeleri de anestezik olarak kullandılar. Berber cerrahları kaynatma veya yüz ülseri tedavisi gibi birçok dış ameliyat yaptılar. İç ameliyatlar, denenmesine rağmen, sıklıkla kanama, şok ve enfeksiyon nedeniyle ölümle sonuçlandı. Berber direğinin kırmızı ve beyaz şeritleri kanı ve kan alma peçetelerini, berberin içindeki tıbbi tedavinin sembollerini temsil ediyordu.
Ortaçağ Londra’da, berberler ayrıca vitrinlerine kan kâseleri yerleştirerek diş çekme ve kan alma dizilerini göstererek diş çekme hizmetlerinin reklamını yapacaktır. Londra halkı bu uygulama yüzünden öylesine iğrençti ki 1307'de tüm taze kanların bertaraf edilmesi için Thames'e taşınması gerektiğini belirten bir yasa çıkardılar. Tipik olarak, mumyalama ve otopsi de berber cerrahının iliydi.