Tarım, sanayi ve altyapı kullanımı için arazi kullanımı, orman ekosistemine en çarpıcı insan müdahalesi olmaya devam etmektedir. Araziyi temizlemek, ormandaki yaşam döngüsünü kırarak çok sayıda ağacı sıyırıp, bir zamanlar içinde ve toprakta yaşayan canlı organizmaları yerinden ederek.
Yüzyıllarca insan müdahalesi, yaprak döken ormanların geliştiği topraklarda değişiklik yaptı. Yaprak döken orman, bir zamanlar Dünya'daki arazi alanının yaklaşık yarısını kapsıyordu, ancak orman temizliği nedeniyle şu anda üçte birine düşürüldü. İnsanlar ayrıca dolaylı olarak, fosil yakıtların yakılması ve arazinin yakılması yoluyla ormansızlaşma gibi faaliyetlerle yaprak döken ormanların tahrip olmasına katkıda bulunur. Bu faaliyetler, küresel ısınmaya büyük ölçüde katkıda bulunur; bu da ağaç ve bitkilere zarar veren ve ayrıca su kirliliğine neden olan asit yağmuru ve hava kirliliğine yol açar. Yaprak döken ağaçların güneş ışığını toplamak ve enerji üretmek için kullanılan geniş yaprakları vardır. Zarar görmesi durumunda ağaçlar kolayca hastalanabilir ve zararlılara ve hastalıklara karşı daha az dirençli olabilir.
Bazı yaprak döken ormanlar, kömür ve petrol gibi mineraller için kazınmaktadır. Madencilik sadece ağaçlarının ormanını soymakla kalmaz, aynı zamanda besin maddelerinin toprağını tüketir ve bitkilerin ve ağaçların orada tekrar büyümesini önler. Bazı sorumsuz madencilik şirketleri ayrıca kazılan atıklarını ve kimyasallarını yere ya da yakındaki su kütlelerine atarak, su kirliliğine ve orman ekosisteminin daha fazla tahrip olmasına neden olmaktadır.