Kimyada, bir organik maddenin geleneksel tanımı, canlı organizmalarda bulunan karbon içeren herhangi bir moleküldür. Bu tanım, o zamandan beri hidrojen ve yaşamın diğer temel unsurlarını içerecek şekilde değiştirildi. oksijen ve azot.
Bilim adamları daha önce karbon atomunu, elementin diğer dört atomla birleşmesine izin veren eşsiz bağlanma özelliğinden ötürü yaşamın ana unsuru olarak görüyorlardı. Bu özellik karbonun doğal olarak her türlü organizmada bulunan karmaşık maddeleri oluşturmasını mümkün kılar. Bununla birlikte, canlı olmayan maddede bulunan karbon bileşiklerinin keşfi, bilim adamlarının “organik” anlamını yeniden tanımlamasına yol açtı.
Canlı organizmalarda bulunan dört temel organik biyo-molekül dört ana gruba ayrılır: karbonhidratlar, proteinler, lipitler ve nükleik asitler. Bu moleküller esas olarak karbon, hidrojen, azot, oksijen, kükürt ve fosfor elementlerinden oluşur. Glikoz ve nişasta gibi karbonhidratlar, hayati yaşam süreçlerini yönlendiren kullanılabilir enerjinin ana kaynaklarıdır. Karbonhidratların yapı taşlarına monosakaritler denir. Proteinler, ortak örnekleri hormonları ve enzimleri içeren amino asitlerden yapılır. Enerji depolamak için yağ ve katı yağ içeren lipitler kullanılır. Bu bileşikler, hücresel zarlardaki ana bileşenlerdir. Deoksiribonükleik asit veya DNA gibi nükleik asitler, bir organizmanın genetik kodunu taşır.