Işığın yanal kırınımı, cam gibi daha yoğun bir ortamdan geçerken bir ışık ışınının hareket ettiği mesafedir. Işık cama girdiğinde, ışın bükülür, ancak camın içine girdikten sonra Hava yine ışık açısının yanal hareketiyle sonuçlanan önceki açısına döner.
Bilim adamları ışığın kırılma derecesini kırılma indisi adı verilen bir değer kullanarak ölçer. Havanın kırılma indisi 1.00, suyun kırılma endeksi 1.33'tür.
Sir Isaac Newton, kırılma endeksinin keşfi ile kredi aldı ancak çalışmaları tek bir sayı yerine oran olarak değerlendirdi. 1730 tarihli "Optik" adlı kitap kavramı "görülme ve kırılma sinüslerinin oranı" olarak adlandırıyor.
Işık her zaman yanal hareketi olan bir ortamdan geçmez. Ortaya çarptığı açı çok büyükse, ışık bükülmek yerine yansıtır. Daha büyük bir kırılma endeksine sahip malzemelerin, yanal hareket ile bükülmesine ve geçmesine izin vermekten daha fazla ışığı yansıtması daha olasıdır. Diamond, 2.42 kırılma indisine ve 1.52 kırılma endeksine sahip kaya tuzundan çok daha fazla ışıltı indeksine sahiptir.