"Ahlaki bozulma", bir medeniyetin ahlaki değerlerinin düşüşünü veya düşüşünü tanımlamak için kullanılan bir terimdir. Bazen çöküş olarak da adlandırılan bu kavram, en sık sık uygarlık ve vatandaşlık erdeminin kaybı nedeniyle Roma İmparatorluğu'nun çöküşü ile gösterilmiştir.
Merriam-Webster, çöküşü "düşük ahlak ve büyük bir zevk, para, şöhret vb. gösteren davranış" olarak tanımlamaktadır. Bu bireyler ve toplumlarda daha önce tutulan inanç ve değerleri terk etme biçimi olarak görülebilir. Birçok bilim adamı, Roma İmparatorluğu'nun çöküşü için çökmekte olan davranışları ve ahlaki suçlamaları suçluyor, ancak bu hiçbir şekilde yerleşik bir gerçek değil.
Ahlaki bozulma, söz konusu topluma bağlı olarak farklılık gösterebilecek bir ahlak setine dayandığı için göreceli bir kavramdır. 2014 yılı itibariyle dünyadaki mevcut durumun ahlaki bozulma göstergesi olduğunu düşünen bazı kişiler var. Bu tartışılabilir bir durumdur çünkü belirli ahlak kurallarının bir bütün olarak dünya üzerindeki etkisini ve bu ahlak kurallarındaki değişimlerin toplumu küresel düzeyde nasıl etkilediğini doğrudan ölçmenin bir yolu yoktur. Ahlak ve ahlaki bozulma, antropoloji ve sosyoloji gibi çeşitli çalışma alanlarında ele alınan konulardır.