Marksist Feminizm Nedir?

Marksist Feminizm, kadınların kapitalist ekonomik uygulamalar ve özel mülkiyet sistemiyle baskı altına alınma yöntemlerine odaklanan özel bir feminist teoriyi ifade eder. İşyerinde emeğinin büyük bir kısmı telafi edilemez.

Cinsiyetli işbölümü, Marksist Feminizmin en önemli konularından biridir. Kapitalist bir ekonomik sistemde iki tür emeğin olduğu kabul edilmektedir: üretken emek ve üreme emeği. Üretken emek, kapitalist ekonomik sistem içinde parasal değeri olan hizmet ve mallarla sonuçlanan emek ya da işi ifade eder. Sonuç olarak, bu mal ve hizmet üreticileri, emekleri için para kazanırlar. Üreme emeği (zaman zaman verimsiz emek olarak da adlandırılır), para kazanmak için değil, insanların kendileriyle ilgilenmek için yaptıkları anlamına gelir. Bu, genellikle yemek yapmayı, temizlemeyi ve yetiştirmeyi içerecek şekilde tanımlanır.

Marksist Feminizmin işaret ettiği şey, kapitalist ekonomilerde, üreme emeğinin genellikle kadınların emeği olduğu kabul edilir. Bu, kadınların emeğinin erkek emeğinden ayrıldığı ve parasal tazminat almadığı için daha az değerli olduğu düşünülen bir sistem yaratır. Bu teori destekçileri, kadınların emeğinin değersizleştirildiği için, bir grup olarak kadınların değer biçilmemesi ve ezilmesi gerektiğine inanmaktadır. Bu ekonomik baskı sisteminin üstesinden gelmek için, Marksist feministler kapitalist ekonominin radikal bir yeniden inşasını desteklemektedir.

Bu feminizm teorisine karşı birçok tartışma var. Muhalifler, birçok toplumun kapitalizm ortaya çıkmadan çok önce üst düzey otoriteler olarak erkekler fikri etrafında yapılandırıldığını, bu yüzden kapitalizmi bu toplumsal yapının nedeni olarak göstermenin yanlış göründüğünü gösteriyor. Bu feminist teorinin, kapitalist bir ekonomik sistem altında faaliyet göstermeyen ülkelerde kadın baskısını anlatması da zor.