Jeolojide gerginlik, kayaları uzatan veya parçalayan tektonik bir stres şeklidir. Yerkabuğunun altındaki Magma, zayıf levha sınırlarına karşı iterek onları birbirinden iter. Gerginlik stresi genellikle okyanus tabanındaki ıraksak levha sınırlarında veya karasal kara kütlelerinin altında bulunur.
Gerilim okyanusta plaka sınırlarını zorladığında, okyanusun ortasında bir sırt oluşturur. Sıcak, sıvı kaya olan magma çatlak oluşturacak kadar sert iter. Magma çatlağın içine akar ve sertleşir. İşlem, sınırları her zaman biraz daha ileriye doğru iterek tekrar ediyor. Orta Atlantik Sırtı sualtı gerginliğinin bazen volkanik aktivite ve depremlerle sonuçlandığı bir örnektir.
Jeolojik tansiyonun sonucu karasal kütle altında gerçekleştiğinde her zaman belirgin değildir. Plakalar hala ayrılıyor, ancak belirgin bir çatlak yerine faylar gelişiyor. Dünya hareket ettikçe ve kırıldıkça, yarık boyunca depremler tetiklenir. San Andreas, bu şekilde oluşan en ünlü faylardan biri. Pasifik levhasının doğu kenarında oturuyor ve sismik olarak aktif.
Uzun vadeli jeolojik gerilim, gölün oluşmasına neden olabilir ya da arazi deniz seviyesinin altına düşerse, sığ deniz havzası olabilir. Doğu Afrika Nehri Vadisindeki göller, Kızıldeniz gibi bu yöntem kullanılarak oluşturulmuştur.