Embriyonik indüksiyon, embriyolardaki hücrelerin ve dokuların bitişik hücrelerin gelişimini yönlendirdiği süreci ifade eder. Bir örnek, göz kapağı dışarı doğru büyüdükçe, merceğin yakındaki cilt dokusundan gelişmesidir. Bir göz cildin dış katmanına doğru büyüdüğünde, embriyo gözlerin düzgün şekilde odaklanmasını sağlayan bir mercek yetiştirir.
İndüksiyon süreci düzgün bir şekilde gerçekleşmezse, özel doku kötüleşir. İndüksiyonun olmaması bodur organ veya doku ile sonuçlanır. Çok fazla indüksiyon, ihtiyaç duyulmayan yerlerde özel doku oluşabileceği anlamına gelir. İndüksiyon süreci tam olarak anlaşılmamıştır, ancak bilim adamları RNA'nın belirli zamanlarda indüksiyona başlamak için hücreler arasında bir şekilde iletişim kurduğuna inanırlar.
Embriyonik kurbağalar üzerinde yapılan bir deneyde, Dr. Edward De Robertis, indüksiyonun kurbağa vücudunun dorsal organizatör bölgesi olarak bilinen vücudunun bir kısmıyla nasıl uzak bir alanda gerçekleşebileceğini gösterdi. Bir embriyo ikiye bölünerek her iki yarıda da indüksiyon hücreleri bırakıldı. Sonuçta kesilmiş embriyoda ikiz kurbağalar gelişti.
Hans Spemann, 1935 yılında 1924'teki deneylerinden dolayı diğerlerini indükleyen hücre bölgelerini keşfettiği Nobel Tıp Ödülü'nü aldı. Spemann, bu hücreleri kurbağa embriyoları arasına naklederek, belirli hücreleri normalde çeşitli dokuları barındırmayan kurbağa kısımlarına aşılayarak. Örneğin, Spemann'ın deneyleri kurbağa kafalarının veya kuyruklarının kurbağa embriyolarının zıt kısmında büyümesine neden oldu.