Her ikisi de sıvı suyun bir gaz haline geldiği yöntem olsalar da, buharlaşma, ısının durgun suyu su buharına dönüştürdüğü süreci açıklarken, terleme, yerden su çeken ve onu serbest bırakan işlem tesislerini ifade eder havaya.
Buharlaşma ve terleme, sıvı suyun su buharına dönüştüğü ve atmosferdeki diğer gazları birleştirdiği su döngüsünün her iki kısmıdır. Su molekülleri normal şartlar altında havaya süblime olurken, artan ısı işlemi hızlandırır. Buharlaşma, su moleküllerini bir arada tutan moleküler bağları kırmaya yetecek miktarda ısı olduğunda ortaya çıkar. Bu, suyun bir gaz haline gelmesini ve atmosfere kadar süzülmesini sağlar.
Bitkiler suyu yerden, kökleri ve gövdeleri boyunca, ve yapraklardaki stoma denilen küçük deliklerden pompalarken, terleme gerçekleşir. Dünyanın sayısız bitki ve ağacına rağmen, su buharına geçen sıvı suyun yalnızca yüzde 10'undan transpirasyon sorumludur. Havuzlardaki, göllerdeki, nehirlerdeki ve okyanuslardaki sıvı suyun buharlaşması, atmosferdeki su buharının diğer yüzde 90'ından sorumludur.
Buharlaşma, yerel çevre üzerinde soğutma etkisi yaratan net bir enerji girişi gerektirir. Bu nedenle ter, insanları soğutur ve ağaçlar insanları ve habitatları serinletmeye yardımcı olur.