17. Yüzyılda İnsanlar Neden Büyücülüğe İnandı?

17. Yüzyılda İnsanlar Neden Büyücülüğe İnandı?

İnsanlar 17. yüzyılda büyücülüğe inandılar çünkü BBC'ye göre açıklanamaz olanı açıklamak için bir yola ihtiyaç duydular. Bilgi, insanların kitlelerin anlamasına yardımcı olmak için bir günah keçisine ihtiyaç duyuyordu. Bunu yapmanın en kolay yolu şeytani güçleri suçlamaktı.

Cadı avları, 16. ve 17. yüzyıllarda İngiltere’de popüler olmasına rağmen, cadılık zulümleri, Avrupa’nın diğer yerlerinde çok daha erken başlamıştır. Tarihçiler, 14. yüzyıla kadar İsviçre ve Fransa gibi yerlerde büyücülük zulmüne dair kanıtlar buldular.

17. yüzyılda insanlar büyücülüğün Tanrı'yı ​​reddeden ve kötü ruhlarla anlaşma yapan kadınlar tarafından uygulandığına inanıyorlardı. Papatya Masum VIII'in büyücülük sapkınlık ilan ettiği 1484'ten 1750'ye kadar tarihçiler, Avrupa'daki yaklaşık 200.000 insanın cadı olarak yakıldığına inanıyorlar.

Avrupa’daki cadıların korkusu, birçok ünlü kralın cadılıktan korkması gerçeğiyle çoğaldı. King James Ben cadılardan ve cadılıktan korktuğu için tarihsel olarak ünlüydüm. 1567'de “Daemonologia” adlı bir kitabın yazılmasını savundu. Bu kitap, 16. ve 17. yüzyıllarda cadıların nasıl tanımlandığına dair bir sahne hazırladı.