1947’de Hindistan’ın bölünmesi, büyük oranda ülkedeki mezhepsel şiddeti bastırmak için bir girişimdi, çoğunluğu Hindu Hindistan ve çoğunluğu Müslüman Pakistan’a böldü. Daha iyi bir çözüm, ancak kalıcı bir azınlık olma potansiyeli, Müslüman Birliği ve diğer grupların ayrılık için telaşlanmasına neden oldu.
Bölme büyük ölçüde önceden var olan çizgiler boyunca çizilirken, birçok Müslüman Hindistan olan topraklarda, bir çok Hindu da Pakistan olan topraklarda yaşıyordu. Bölünme, 14 milyondan fazla Hindu, Müslüman ve Sih'in yeniden çizilen çizgilerle yerlerinden edildikleri ve atalarının evlerinden taşınmaya zorlandığı, insanlık tarihindeki en büyük kitlesel göçle sonuçlandı.
Bölünme ayrıca şiddetli şiddete neden oldu. Bölünme süreci öncesinde, sırasında ve sonrasında, mezhep grupları etkilenen bölgelerde birbirlerini hedef aldılar. Sadece Pencap bölgesinde, 200.000 ila 500.000 arasında bir yerde, partisyona yol açan retribatif soykırım saldırılarında hayatını kaybetti. Her iki taraftaki gruplardan 83.000 kadar kadın kaçırıldı ve tecavüze uğradı ve hükümetin verdiği söze rağmen ailelerine geri getirilip geri getirileceklerdi, ancak çok azı onu eve bıraktı.