Margaret Laurence'ın "Gecenin Atları" Konusu Nedir?

Margaret Laurence'ın "Gecenin Atları" adlı öyküsünün teması, bireyin yaşam algısının kendi kaderini etkilemesidir. Kahramanlardan biri, Chris depresyondan muzdariptir ve zenginmiş gibi davranarak başa çıkabiliyor ve bir çiftliğin sahibi olduğunu hayal ediyor. Vanessa adında daha genç ve masum bir karakter, charade tarafından aldatılıyor ama sonunda Chris'in umutsuzluğu onun geri dönüşü.

Büyük Buhran sırasında “Gecenin Atları” ayarlanır. Vanessa topluluğunu istila eden çaresizliği ve kuraklığı hissediyor, ancak bu gerçekleri kötülüğünü sadece "batıl inançlı" olarak ve soyut olarak algıladığı "soyut, kötü niyetli tanrılar" olarak değerlendirebiliyor. Chris'in umutsuzluk duygusu, gerçek duygularıyla yüzleşmeyi reddetmesiyle derinleşirken Vanessa, onunla yüzleşerek gerçeğin üstesinden gelmeyi başarıyor. Hikayenin adı, Shakespeare'in "Romeo ve Juliet" indeki bir sahneden alınmıştır; burada Mercutio tarafından hayallerin yaratıcısı olarak tanımlanan Kraliçe Mab, dudakları kabartarak ve öpücükleri gören kızların saçlarını düğümleyerek kötü tepki gösterir. Mercutio'nun fantezisi, Romeo ve Juliet'in trajedisini, hikayenin yazarın akciğer kanseri teşhisi konduktan sonra intihar etmesine yol açacak olan depresyondan bahsettiği gibi anlatıyor.