Çok kültürlü toplumların birçok olumlu yönü vardır. Tecrübeleri değiş tokuş etmek, farklı kültürlerden insanlarla öğrenmek ve onlara maruz kalmak, çok kültürlü toplumların vatandaşlarının kafasını genişletebilir ve toplumun aklını bir bütün olarak iyileştirebilir. Bununla birlikte, toplumdaki tüm kültür ve ırkların tüm insanlarına tam bir tolerans ve saygı olmadığı sürece, farklı kültürler ve ırklar arasındaki çatışma neredeyse kaçınılmazdır.
Çokkültürlülüğü destekleyenler, bunu sosyal meselelere iyi adapte olan hoşgörülü bir sistem olarak görüyorlar. Kültürün ırk veya dine dayalı tek, değişmez, tanımlanabilir bir varlık olmadığına, dünya değiştikçe değişen birçok faktörün sonucu olduğuna inanıyorlar.
Öte yandan, birçok insan çokkültürlülüğe karşı tartışmaktadır. Ayrı kültürel kimlikler kalırken birçok farklı kültürün bir arada var olamayacağını ve birbirlerini etkileyemeyeceğini söylüyorlar. Ev sahibi ulusun farklı kültürünün kaybolup çok kültürlülük nedeniyle kaybedildiğini savunuyorlar. Ayrıca, büyük etnik çeşitliliğin sosyal güveni olumsuz yönde etkileyebileceği de söyleniyor. Bu tür argümanların konuşmacıları, farklılıkları, özellikle de etnik veya kültürel yapıdakileri korumanın önemli olduğu inancı olan ayrımcılığı destekler. Diferansiyelistler genellikle etnik üstünlüğü desteklemiyor, aksine farklı etnik grupların ve kültürlerin uyumsuz olduğu fikrini destekliyor.