Amerika, ülkenin doğuşuna dayanan zengin bir sivil itaatsizlik geçmişine sahip olmasına rağmen, en ünlü eylemler arasında Henry David Thoreau, Montgomery Otobüs Boykotu ve 1968’deki Demokrat Konvansiyonu’nun protestoları yer alıyor. Bu davaların her birinde, sivil itaatsizliğin uzun vadeli etkisi geniş kapsamlıydı ve tarihsel olarak önemliydi.
Thoreau’nun bir anket vergisi ödemeyi reddettiği için tutuklanması, Amerika’daki ilk sivil itaatsizlik eylemi değildi, ama en önemlilerinden biriydi. Yazar oldukça rahat bir hapishane hücresinde sadece bir gece geçirdi. Ancak, olaya ve adaletsiz yasalara direnmek için vatandaşların görevi olduğunu düşündüğü şey hakkındaki düşünceleri geniş bir şekilde okunuyordu. Thoreau’nun yazısının sivil itaatsizlik üzerindeki etkisi, ABD’de ve dünyadaki sivil haklar liderleri tarafından o yıllardan beri gösteriliyor.
Montgomery Otobüs Boykotu, Aralık 1955'te Rosa Parks'ın Alabama'daki bir belediye otobüsünün önündeki koltuğunu beyaz binicilere teslim etmeyi reddettiği zaman başladı. Boykot, şehri binlerce dolara otobüs biletlerinden mahrum etti ve Martin Luther King'i Jr. 1964 Sivil Haklar Yasası için itici gücü yaratan benzer başka itaatsizlik eylemlerine yol açtı.
1968 Demokratik Ulusal Konvansiyonu'ndaki protestocuların bastırılması da geniş kapsamlı sonuçlara ulaştı. Birinci sınıf televizyonda gösterildiği gibi, binlercesinin Lincoln Parkı'nı izinsiz işgal eden şiddetli dağılışı takip eden seçimlerde Cumhuriyetçi Parti ve Richard Nixon'a yardım ettiği kabul edildi.