"Passing" adlı romanında Nella Larsen, ırk kimliği, cinsel politika ve ırkçılık temalarını araştırıyor. Beyaz ve Afrikalı-Amerikalı olarak geçebilen iki kadın karakter kullanarak, ne zaman olduğunu anlattı. 1920'lerin Harlem Rönesansı döneminde bir yarış veya diğer yarış olarak geçmeye çalışmak.
Her ikisi de karışık ırktan kadın olan çocukluk arkadaşları Clare ve Irene, Clare iki beyaz teyze ile taşındığında temaslarını kaybederler. Clare beyaz bir kadın olarak geçmeyi öğrenirken, beyaz bir adamla evlenir ve ırkçılığını anlıyormuş gibi davranırken, Irene Harlem'de yaşar, Afrikalı-Amerikalı olarak tanınır, bir doktorla evlenir ve onlardan anne-babalarından daha iyi yaşamlarını ister. Yeniden bağlandıktan sonra, her kadın diğerinde, farklı şekilde seçmiş olsa, hayatın nasıl ortaya çıkabileceğini görüyor.
Clare, kim olduğunun bir bölümünü gizlemek zorunda olmadığı hayatı hayal ederken, Irene beyaz bir kadın olarak geçerek siyah bir kadına kıyasla daha fazla fırsatı olacağına inanıyor. Irene, siyah erkeklerin, beyaz kadınlara, siyah kadınlardan daha fazla ilgi duyduğundan endişe ediyor. Destekleyici bir kanıt bulunmamasına rağmen, kocasının Clare ile ilişkisi olduğuna inanıyor. Bu arada Clare, kısmen siyah olarak gösteriliyor ve artık kendinden daha fazla bir şey olarak geçemeyeceğini biliyor.
Roman, Clare'in ölümü ile bitiyor, burada ya açık bir pencereden düşüyor ya da Irene onu ölümüne doğru itiyor. Burada Clare, olmadığı bir kişi olmaya çalışmak için para ödüyor. Irene de bir bedel öder. Clare'i pencereden dışarı iterken de etmesin de, arkadaşının ve kocasının bir ilişkisi olup olmadığını asla bilemezdi.