Antik Yunan mitolojisinde, tanrıça Athena omzunda kendisine gerçekleri gösteren ve bilgeliği ve bilgiyi temsil eden bir baykuş tuttu. Mitolojinin bazı versiyonlarında baykuşun Athena’yı aydınlattığı söylendi. Kör taraf, "onun tüm gerçeği görmesine izin vermek. Baykuşlar, Athena'nın nimeti ile geniş ölçüde ilişkilendirildi ve Yunan askerleri, savaştan önce baykuşların görüşlerini, tanrıçanın kendi tarafında olduklarının bir simgesi olarak gördü.
Baykuş sonunda Athena'nın bilgeliğini, bilgisini ve “iç ışığını” temsil etse de, tanrıça ve kuş arasındaki derneğin gelişimi ile ilgili birkaç teori vardır. Tarihsel kayıtlara göre, o sırada Atina'da küçük bir baykuş türü yaygındı ve tarihçiler kuşların varlığının kent tanrıçasını sembolize ettiği fikrine yol açtığını öne sürdüler.
Athena'nın baykuşunun simgesi nihayet şehir içindeki para birimlerinde kullanıldı: Atinalı tetradramlarının genelde arka tarafında baykuş sembolü vardı. Baykuş ayrıca, vazo gibi Atina sanatında da yer alır ve sonunda sembol diğer Yunan şehir devletlerine yayılır. Baykuşun bilgelik sembolü olarak imgesi, eski Roma'da da, baykuşlar tanrıça Minerva ile ilişkilendirildiğinde devam etti.