Mimarlık, yaratıldığı yaratıcı süreç sayesinde, bir çok görsel ve yapısal öğenin estetik etkiye eşgüdümünü içeren bir sanat olarak kabul edilir. Mimari süreç genellikle eskiz ile başlar ve Sonunda halk tarafından görülmesi gereken bir cephe ile sona erer. Bu nedenle, resim oluşturma sürecine benzer.
Mimari ve daha geleneksel sanat türleri arasındaki önemli farklardan biri, mimarlığın güvenlik ve belediye kurallarına uymasının yanı sıra işlevsel bir amaca hizmet etmesi gerektiğidir.
Mimarlık, sanat gibi, tasarımını geliştirmek için duyusal unsurlardan yararlanır. Bu elemanlar renk, şekil, çizgi, doku, karanlık ve aydınlık alandır. Mimarlar aynı zamanda sanat gibi binanın estetiğini daha da artırmak için duygusal durumları ve ruh hal özelliklerini kullanabilirler.