Manevi hayalleri anlamak ve yorumlamak için tek bir standart yöntem yoktur. Bu rüyalar genellikle tanımlanması veya anlaşılması kolay olan veya olmayan sembol ve kalıplarla doludur. Ayrıca, manevi rüyalar çoğu zaman gerçek anlamlara gelmez ve onları yorumlamak, içinde bulundukları bağlamın derinlemesine bir analizini gerektirir.
Manevi rüyalar, kişisel durumlarına, dış ortamlarına ve başkalarıyla ilişkilerine bağlı olarak, farklı insanlar için farklı anlamlara gelebilir. Bir manevi rüya genellikle nadiren edebi olan sembollerle doludur. Hayalperestin hayatındaki bir karışıklık veya problemin temsilcisi olup olmadığını anlamak için önce bunların şifrelerinin çözülmesi gerekir. Aynı semboller farklı insanların sıralarında gerçekleşebilir ve farklı insanların hayallerinde ilerleyebilir. Bazı semboller evrensel olsa da, diğerleri benzersizdir ve bir kişiden diğerine farklılık gösterebilecek bir “kelimenin” bir parçasını oluşturur.
Rüyayı izleyen ve takip eden genel bağlamı ve duyguları anlamak çok önemlidir. Hayalperestin duygusal tepkisi ve uyandıktan hemen sonra ilk izlenimi, rüyanın anlamını anlamaya iyi bir başlangıç sağlar. Bilinen bir kişiyi içeren manevi rüyalar mutlaka o kişi hakkında, hatta hayalperestin kendisinde olmayabilir. Hayalperest geri çekilmeli ve rüyanın gerçekte hayatında bir anlamı olan bir tür veya insan grubuyla ilgili olup olmadığını analiz etmelidir.