Güneydoğu Avrupa’da Karadeniz, kuzeyde Ukrayna, doğuda Rusya ve Gürcistan, güneyde Türkiye ve Romanya ve Bulgaristan’da batı ile sınırlandırılmıştır. Bu 168.500 kilometrekare iç kısım deniz Doğu Avrupa’yı Batı Asya’dan ayırır ve yaygın renkler için İngilizce terimlerden sonra adlandırılan dört su kütlesinden biridir. Karadeniz'de 10'dan fazla ada var.
1936 Montrö Konvansiyonu şartları ile sivil gemilerin Karadeniz'in Akdeniz'den Akdeniz sularına geçişi ücretsiz sağlandı. Türkiye, iki su kütlesini birbirine bağlayan boğazlar üzerinde münhasır kontrolü elinde tutmaktadır. 1982'de Montrö Sözleşmesinde yapılan değişiklikler, Türkiye'nin savaş veya barış döneminde bağları kapatmasına ve bunu kendi takdirine göre yapmasına izin veriyor. Çanakkale Boğazı, Boğaz Boğazı ve Marmara Denizi topluca Türk Boğazları olarak anılır ve Karadeniz deniz taşımacılığı ile Akdeniz'e önemli bir erişim aracıdır.
Tarih boyunca, Karadeniz, tarih boyunca Doğu Avrupa ile Batı Asya arasındaki ticareti barındıran yoğun ve hayati bir bağlantı olmuştur. Eski Avrupalılar tarafından orada bırakıldığına inanılan altından yapılmış en eski eserler, Bulgaristan'ın Karadeniz kıyılarındaki Varna kentinde bulundu. Uluslararası Taşımacılık İşçileri Federasyonu tarafından hazırlanan bir 2013 çalışmasının rapor ettiği gibi, Karadeniz'de faaliyette olan yaklaşık 2.400 ticari gemi var.