Hindistan güçlü ve hızla büyüyen bir serbest piyasa ekonomisine sahip. Ülke, G20'nin başlıca ekonomilerinin bir üyesi olmasına rağmen, ithalata büyük ölçüde güveniyor.
Hindistan dünyanın en büyük ekonomilerinden birine sahip olmasına rağmen, ülke çok fakirdir. Bu, büyük ölçüde istisnai büyük nüfusundan kaynaklanmaktadır. Dünya Bankası'na göre, Hindistan'da 800 milyondan fazla insan 2014'ten itibaren yoksulluk seviyesinin altında yaşadı. Yüksek yoksulluk oranlarından dolayı, hükümet bu sorunla mücadele için sürekli yeni politikalar ve stratejiler uyguluyor.
Tarım, ihracatının yüzde 10'undan fazlası tarımsal ürünlerden oluştuğu için ülke ekonomisinin önemli bir parçasıdır. Hindistan, dünyanın dördüncü en büyük maden üreticisi olması nedeniyle madencilik endüstrisi de ekonomide önemli bir rol oynuyor.
Ülke yılda 6 milyondan fazla turist gördüğü için turizm ekonomiye büyük katkı sağlamaktadır. Büyük turizmin en büyük sebeplerinden biri spa paketleri ve uzun süreli sağlık bakımı da dahil olmak üzere düşük maliyetli sağlık seçenekleri.
Yolsuzluk ve yoksulluk, uzun zamandan beri ülkenin temel dayanağı olmuştur. Bununla birlikte, mükemmel eğitim ve diğer yollarla hükümet, ekonomik büyümeyi artırmaya ve işsizlik oranlarını azaltmaya çalışıyor.